İnsan annesini düşününce aklına sevgi dolu çocukluk anıları gelir ya hani, benim İbrahim Tatlıses geliyor. Nasıl bağdaştırdığımınsa çok ilginç bir anısı var.
İlham alınan kadınlar adına |
Yine ergenliğimden bir zaman diliminde (evet cebimde çok birikmiş ergenlik anısı var) sabah uyku sersemi okula gitmeden evvel,sırtımda okul çantam, tam kapıyı çektiğim sırada dosyamı unuttuğumu farkettim. Anahtarla kapıyı açıp, dosyamı toparlayıp, alıp çıktığımda bu seferde okul çantamı içeride unuttuğumu anladım. Tekrar anahtarla kapıyı açtım. İçeri girdim, bir elimle dosyamı sıkı sıkı tutup öbür elimle o kalın kabanın üstüne küp gibi çantayı geçirmeyi başarıp dışarı çıktığımda anladım ki bu seferde anahtarlarım yok! Genelde anahtarına sahip çıkamayan bir insanım.
Artık etrafımdaki insanlar beni anlayışla karşılıyor, çilingirde veresiye defterimiz var, akşam yerim zılgıtımı boşver, deyip aşağı indim. O da ne? Yağmur yağıyor.
Zavallı anneciğim, ben 2 yaşımdan beri çalışıyor. Hafta içi ben evden çıktığımda evde kimse olmaz. Ama şansa, o gün resmi işleri halletmek için işten izin almış. İşe geç gidecek ama acele etmesi lazım. Telaşla hazırlanıyor. Mecburen zile bastım. Balkona çıkmasını beklerken, yeni aldığım ve alışamadığım gözlükler gözümde ve yağmur yüzünden üstü damla damla. Astigmatım var ama dünyayı daha net görsem de herşey olduğundan büyük gibi duruyor. Sevgili anneciğim balkona çıktı. Şemsiyemi istedim. Anahtarları da isteyecektim ama bulamaz ve niye unuttun diye sabah sabah kızar diye korktum sanırım. O zılgıtı o saatte yemeyecektim. Şeffaf şemsiyeler yeni çıkmıştı o zaman. Katlanmayan, ucu sivri, dandik kullanışsız ama moda. Derken annem tekrar belirdi balkonda. Bırakıyorum tut, dedi. Sonra bir şey oldu. Alnımın ortasına bir darbe yedim ve gözlük camlarım çerçevesinden fırladı. Sevgili ve zavallı laflarımı geri alıyorum. Yan atsana mübarek 2. kattan niye dikine atıyosun o şemsiyeyi.
Türk silahlı kuvvetlerinin yerinde olsam komutan yaparım bu kadını. Hedef almadan tam isabet ettiriyor. Savaşa girsekte bombalı uçak kullansa, düşman müşman kalmaz.
dikkat! içinden annem çıkabilir. |
Haliyle uğradığım şok yüzünden ağlamaya başladım. Birkaç komşu çıktı, annem aşağı indi. Hep birlikte gözlük camlarımı aradık. Birazda gülüştü zındıklar. Annem geç kaldığı için alelacele gitti. Giderken komşuların tebriklerini de kabul etti. Bende kindar kindar komşulara bakıp okulun yolunu tuttum.
Yolda kızları aradım. Ağlaya ağlaya, okula girmeyin yoldayım dedim. Yağmur yüzünden başıma gelmeyen kalmamıştı ama sanki yağmurda benle dalga geçer gibi yağmayı kesip çiselemeye başlamıştı. 15 dakikalık okul yolumu, gözümde boş çerçeveler, sağ elimde açmadığım şemsiye, sol elimde gözlük camlarıyla gittim. Aslında hiç bir şeyim yoktu ama (kaşlarımın arasındaki hafif renk değişimini saymazsak) bu durumu, okulu kırma bahanesi olarak kullanmayacağım anlamına gelmezdi.
Beni iki kaşımın ortasından vuran annemi bugün bile taktir ediyorum. Çok isabetli kadın. Yine yıllar önce, kardeşimle bana sevgi dolu bakıp, ayyy birinciyi beceremedim ama ikinciyi çok tatlı yapmışım, şeklinde ağlasam mı gülsem mi bilemediğim ince bir iğnelemeyi de hala başına kakarım. Bu şemsiye olayını da aklımdan hiç çıkarmadım. Çok kızdırmıyorum şimdi. Neler yapabileceğini biliyorum. İnşallah CIA ajanı falan çıkmaz yıllar sonra.
Bu olayı ne zaman birine anlatsam, istemsiz olarak İbrahim Tatlısesin bir parçasını söylerim. Anne deyince aklıma İbrahim Tatlısesin gelmesi de normal yani.
O zaman; show must go on
Kaşların arasına dom dom kurşunu değdi!
Bu olayı ne zaman birine anlatsam, istemsiz olarak İbrahim Tatlısesin bir parçasını söylerim. Anne deyince aklıma İbrahim Tatlısesin gelmesi de normal yani.
O zaman; show must go on
Kaşların arasına dom dom kurşunu değdi!
Birde cia ajanı çıkıyormuş ehehehe
YanıtlaSilBenim annemde terlik fırlatma huyu yoktu, onun yerine oklavayla kovalamayı tercih ediyordu kendileri. -_-
Sen anneni kızdırma yine de. O gün kaşından vuran şimdi napar kim bilir :p
Oklavada fenaymış lily. İyi ki anneler karşılaşmamış o zaman. Düşünsene benim ki seninkine neler öğretirdi :D
SilBir anne klasiği :) umarım bir gün kızım ibo'yu dinleyip hüzünlenmez...
YanıtlaSilsenin kız normal olacak inanıyorum ben ((: Hiç terlik fırlatmadın mı?
Silçok güldüm, çok tatlı anlatmışsınız hepimizin hemen hemen buna benzer hikayeleri vardır canımız annelerimizle ilgili çok daha önemli bir şey olmadığı için komik bir anı olmuş :)
YanıtlaSilo anda komik gelmemiştir herhalde ama anlatım süper :)
YanıtlaSilha haaaa yan tarafa kaçmak aklına gelmedi herhaldeee :))) ha haaa bi deee kardeşinde daha iyi malzeme mi kullandılar acabaaa :)
YanıtlaSilYa gözlük camlarıma yağmur yağmasaydı kurtulabilirdim bu elim saldırıdan ama göremiyodum. :D Kardeşim 5 kilo doğdu. michelin lastik reklamındaki kat kat karakter gibiydi. sevimliydi köpek. Bende cılız gözlüklü bişeydim o zaman. :D Yinede affetmicem intikamım acı olucak
SilÇok alemsin gerçekten:)) Benim hiç terlikli anım yok. Bizimkiler fazlaca humanistti. Ama gözlüğe üzüldüm bak. Ben de arkadaşımla haftasonu lunaparka gitmiştim bir kez lisedeyken. Roller coaster'a binmiştik. Takla attığı noktada gözlüğüm aşağı uçmuştu nasıl üzülmüstüm, onu hatırlattın bana:)
YanıtlaSilNe cesaretlisin ya beni ayaklarımdan sürükledikleri halde binemiyorum ben onlara. ((:
SilYükseklik severim ben ama. Yamaç paraşütü yapacak kadar:)
SilBenim ki gene döktürmüş :)
YanıtlaSilMerakla takipteyim canım eline sağlık :)
Muhteşem
Beni ayakta tutan sizin bu güzel iltifatlarınız. Çok seviyorum sizi ben yaaaa ((:
SilBence mit'in annenden haberi vardır,kesin gizli silah olarak saklıyorlar :D
YanıtlaSilGüzel bir yazı tebrikler. Bloğunuza bir yerde gördüm . Girdim bakayım dedim. Güzelmis
YanıtlaSilHer zaman beklerim (:
Sil